Sevgili okurlarım bu haftaki yazımda sizlere hastaların taleplerine görevli kurumların cevap vermemelerini ve taleplerin karşılanmadığı konularını sizlere duyurmaya çalışacağım.

Türkiye’de sağlık konusunda her zaman sağlığımızın önemsiz olduğunu konuşuruz. Oysa bugün zor bir süreçten geçiyoruz ve bu zor sürecin adı “KORONAVİRÜS” illeti diyoruz. Koronavirüs illeti bulaşıcı bir hastalık olmasıyla birlikte öldürücü bir güce sahip bir illet olarak günümüzde yaşıyor ve sonuçlarını hep birlikte görüyor ve sonuçlarına hep birlikte katlanıyoruz.

Koronavirüs denilen illet hastalık insanların yaşamına yön vermekte, yaşam şartlarını değiştirmekte ve yaşamımızı adeta korku ve paniğe dönüştürmekte. İnsanlar bir yandan korku yaşamakta diğer yandan paniklemekte, ya evinde yada çevresinde bu illet denilen bulaşıcı hastalığa yakalanan insanların olması ister istemez insanlarda bir korku hakim sürmekte. Her gün TV ekranlarında açıklanan yetkililerce ve Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan veri rakamları ve sonuçları bugün evimiz içerisinde rahatça yaşamımıza ambargo koyarken acaba bana da bulaşır mı korkusu ile karşı karşıya kalmış durumdayız.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın günlük açıklamalarında hasta ve vefat sayılarını gösteren veri tablosunda günlük vaka sayılarının hızlı bir şekilde yaygınlaşması ve tırmanışa geçmiş olması ile bizler toplum olarak korkmaya başladık. Önceleri bana bir şey olmaz diyerek vurdum duymaz davranırken, Hükümet yetkililerinin ise yeterli tedbirler almaması bugün gelinen noktada ne kadar zor bir süreç içerisinde olduğumuzu göstermektedir.

Hastalarımızın ihtiyaçlarına ve taleplerine cevap veremeyen kurum yetkilileri görev başında oturmakta ama hasta yakınları hastaları adına istek ve taleplerine yönelik vurdum duymaz olan bir çok kurum başında oturan o yetkililere seslenmek istiyoruz. Mademki sizler o kurumun başına göreve geldiniz mademki yetkilisiniz o zaman hasta ve hasta yakınlarının istek ve taleplerine neden cevap veremiyorsunuz? Bir hastanın durumu için bir yakını yada duyalı bir komşusunun hasta adına kurumlardan isteği ve talebi olarak %84 özürlü bir hasta 94 yaşında yaşlı bir amca, kendisi yatalak bir hasta olmasından, altına yattığı yerde kaçırmasından dolayı aylarca ortopedik yatağa ihtiyacı olduğu konusunda defalarca yetkili kurum başındaki görevlilere talep ve istekte bulunmasına rağmen isteği ve talebi karşılıksız kalmış yetkililer bu isteği ve talebi görmezden gelerek cevap verme zahmetinde dahi bulunmamışlardır.

Öz TÜRK HAYAT Gazetesi olarak gazetemize gelen bu istek ve talep üzerine gazetemiz imtiyaz sahibi harekete geçmiş ve Adana Büyükşehir Belediyesine bağlı BELDETAŞ yetkilisi olan Doğan Çelikten, beye ricada bulunarak hasta amcamıza istenilen ve talep edilen ihtiyacı olduğu ortopedik yatağını temin etmiş ve hasta amcamız yattığı yerde dualar ederek bizleri onurlandırmış peki o yetkili kurum başında görev yapan yetkililer sizler o koltukta neden oturuyorsunuz? Sizlerin görevi bu değil mi? İstek ve taleplere neden olumsuz cevap veriyorsunuz? Siz oturduğunuz koltuklarınızda oturmak için mi görev yapıyorsunuz? Yazıklar olsun sizlere….