|
|||
SON ÖPÜCÜK | |||
ŞAİR NEVİN AKTEKİN GÜLFİRAT | |||
6/02/2023
Saat:04.17 Bir ananın sesi geceyi böler. "Uyanın evlatlarım deprem oluyor neredesiniz?" Analarının sesi ve deprem sarsıntısı ile uyanan üç oğul uykudan zar zor uyanarak analarına ses verirler; Anne buradayız gelemiyoruz duvarlar "üstümüze üstümüze" geliyor. "Bir yandan anne, bir yandan evlatlarım çığlıkları sesleri bir yandan kelime i şehadet sesleri yankılanır" Sarsıntı bitmiş, elektrikler gitmiş toz duman arasında yerin o korkunç sesi ise susmuştur susmasına da duvarlar yer ile bir olup üstüne çökmüştür... Anne deprem anında yanına zar zor gelebilmiş üc oğlu ile bu şiddetli depremin neden olduğu enkaz altında kalırken, seslenir tek tek çocuklarına Ahmet ve abisi Selim ses verir "buradayım anne" diyerek iki oğlunun sesi yıkılan duvarın aynı yerinden gelmektedir. Ama toz dumandan birbirini görmek ne mümkün. Seslenir anne tekrardan; "Bilal oğlum ses ver " Bilal'den ses yoktur. Ana içinde bir umut defalarca seslenir oğluna ama Bilal 'den ses yoktur. Diğer yanındaki kardeşleri de seslenir Bilal'e ama ondan ses gelmez.
En küçükleri Bilal'in sessizliği hepsini boğar derin hıçkırıklara...
Ama ana dediğin umut olmalıydı. Her şeyin yok olduğu anda bile, ümit var olmalıydı. Yıkılmanın zamanı değildi. O bir anneydi. Onun nihayetinde iki oğlu daha vardı. Şimdi havlu atarsa, onlarında umudu yok olurdu. Hem o hep Allah'a umut bağlamamış mıydı? Rabbi halinden haberdarken, isyan ona yakışmazdı. "Yaşamak hayata direnmek değil miydi?" "Bu afet bir imtihan değil miydi?" Ya şimdi pes ederse teslim olsa Bilal'in acısına diğer evlatları ne olacaktı? Susturdu içindeki hüzünleri... Anne Bilal çok soğuk buz gibi diye panik ve üzgün bir halde ağlayan Ahmed'ini susturdu önce.. "Verende o alanda o evladım o sabi daha, hem cennet kuşu hem deprem şehidi oldu." "Bize düşen zor olsa da sabır ve tevekkül."
Allah'ın izniyle biz kurtulacağız evlatlarım buradan. Şimdi teslimiyet ve dua zamanı bol bol dua edin.
Eğer alacak daha nefesimiz var ise Allah'ın izniyle almaya her zamanki gibi devam edeceğiz.
Ben inanıyorum buradan hep beraber bir eksikle cıkacağız Bilal'de hep yüreklerimizde yaşayacak.
Ahmet evladım sen daha okulunu bitireceksin ne olmak istersen ol biliyorum hep güzel bir insan olacaksın!
Selim sen de daha şu her gün mesajlaşıp durduğun, "kikir kikir" konuştuğun sevdiğin kız var ya onu bana getirip el öptüreceksin. Bu günler bittiğinde elbette güzel günler bizleri bekliyor. Bu büyük bir imtihan ve biz bu imtihanı birbirimize kenetlenerek aşacağız. "Allah var gam yok." Gece ayazı vurur bedenlerine, yürek acısı susuzluk, açlık ışık görünmez bir zifiri karanlık. Üstlerinden birileri geçip gitse de onların, onlara seslerini duyuramıyorlardı.
Duymuyorlardı onları kimse makinelerin sesini birlileri i kurtarmaya çalışıyorlardı.
Ama çığlıklarını duyan olmuyordu. Selim'in işe gitmek için kurduğu telefon alarmı çalar. Elleri "kanaya kanaya uzanır yıkım ile birlikte nerede olduğunu bilmeyip el yordamı ile ararken, alarm ile anladığı telefonunu almak için çabalıyordu. Evet telefon ile yardım isteyebilirlerdi. Aldı telefonu Selim'in bir küçüğü Ahmet anasına uzattı. Aramak istedi yakınlarını ama telefon çekmiyordu. Ara ara rehberden yakınlarını aramaya devam etti ama telefonda birilerini şebeke yoktu. Umutlarını kaybetmemek için çocukluklarından, en güzel anılardan bahsettiler. Hep konuştular birbirleriyle. Anne telefonu yüzüne tutup kayıt yapmak istedi. Video çekecekti
Aklına borçları geldi.
Sonra emanet verilen yardım parası. Eğer ölürse nasıl hesap verirdi. Olurda çıkamazlarsa enkazdan bulurlarsa telefonu bunları söylemeliydi.
Bastı oğlu kayıt düğmesine; İkibin beş yüz lira borcum var Bes bin lira da yardım parası bende akrabalarım dinliyorsanız ödeyin onu Benim yerime para dağıtın kul haklarım icin vasiyetimdir. Diyerekten oğlu Selim Ahmet ve ölen Bilal'in de videolarını çekti. Olur da video çektikten sonra gönderdiğinde bulurlar belki diye biz çocuk odasındayız demeyi de ekledi.
Videoyu tanıdık kişiye gönderdi WhatsApp tan gruplardan paylaştı şimdi çekmecede belki sonra çekerdi. Mesaj onlar enkaz altında iken akrabanın birine gitti.. O'da zaten arama kurtarma çalışmalarını apartman önünde izlerken bi umutla bekliyordu. Arama kurtarma çalışmaları yapan ekibin yanına gitti. Videoyu göstererek çalışmaları o yöne yönlendirdi. Duvarlar delinerek bir alt kata daha inildi. Tekrar seslenildi. _Kimse yok mu? _Buradayız. _İyimi siniz?
_İyiyiz.
_Sakin olun, sakın kalın hava boşluğundan nefesi düzenli alın. Az daha sabredin sizi kurtaracağız... Sakiniz ve iyiyiz teşekkürler. Artık umut ışığı çok yakındı ve umutla o anı beklediler... Ve bir mucize yaşandı. Üçüde o enkazdan sağ kurtuldu. Durumları da çok iyiydi. Öyle ki hastaneden çok kısa zamanda taburcu olmuşlardı. Videoyu izleyenlerden anneye birçok yardım teklifi gelmişti. Hepsini reddetti. Nevin Aktekin Gülfırat Bir röportaj sırasında herkese bunu dile getirdi hiçbir şeye ihtiyacım yok sağolun. Benim isteğim ölürsem idi. Ah Bilal'im. Ne çok severdi bu evi. Babasına hep "bu ev benim" derdi.. Ama ne ev kaldı ne de Bilal'im... Ev Bilal'imi aldı.
Ölmeden önceki gece yatmadan anne bir kere öpeyim demişti. Ben de yatarken yanağından sadece bir kere öpmüştüm de keşke her yerini öpseydim nereden bilecek insan o son öpücükmüş. Nevin Aktekin Gülfırat |
|||
Etiketler: SON, ÖPÜCÜK, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.