Bilmem bu kaçıncı gök gürültüsü?
Sağanak yağmura aldırma gönül!
Akrebin, çiyanın boş dırıltısı
Zehrine lokmanı daldırma gönül!
Dost bildiğin çıkar sinsi bir yılan,
Bin bir sözle gelir dilinde yalan,
Dolanır boynuna olursun talan,
Aman ha kapını çaldırma gönül!
Sana şerbet diye uzatır tası,
Ağı katar senle bir tutar yası,
Kıskançlıktır, hırstır bütün çabası
Sevdana şerh koyup kaldırma gönül.
Sırrını anlatma kimseye sakın,
Küpe olsun sözüm kulağa takın!
Meğer ne haklıymış demen çok yakın,
Düşmanı kendine güldürme gönül!
Başını hep dik tut öne eğdirme,
Sen sen ol yabana gözün değdirme,
Helalinden olsun dizin dövdürme,
Pişmanlıktan saçın yoldurma gönül!
Nurhan Uslu
|