CHP Ankara İl Danışma Kurulu Toplantısı, Cumhuriyet Akademisi'nde yapıldı.

Toplantıya, CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Genel Başkan Yardımcıları

Gamze Şengel Taşcıer, Ensar Aytekin, Gülşah Deniz Atalar, milletvekilleri, parti

meclisi üyeleri, Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş ve

Ankara'daki CHP'li belediye başkanları katıldı. Program, Atatürk ve şehitler için

saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı.

"BİZ ÜÇÜMÜZ SEÇİM YAKLAŞINCA TEKRAR YAN YANA GELİRİZ VE TEKRAR

HER ŞEYİ GÖZDEN GEÇİRİRİZ"

ABB Başkanı Mansur Yavaş, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve İstanbul

Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile yaptığı görüşmelere ve

CHP'nin cumhurbaşkanlığı ön seçim tartışmalarına ilişkin şunları kaydetti:

"Ben yaptığım bütün çalışmalarda şunu söylüyorum, Sayın Genel Başkanla da

konuştuk. Ön seçim yapılacak, buna itirazımızın olmadığını söyledim, takdir

kendilerinin ancak ben, 'daha üç yıl var belediyelerimiz çalışsın vatandaşların

dertlerine daha çok eğilelim ki memnuniyet artsın, oy oranımız artsın' görüşündeyim.

Biz üçümüz seçim yaklaşınca tekrar yan yana geliriz ve tekrar her şeyi gözden

geçiririz. Bu asla CHP'de bir ayrılık, farklılık olarak adlandırılmayacak. Ben

üstüme düşeni yapıp, CHP'nin bölünmüşlüğünü, ayrıştığını ortaya çıkaracak,

bu anlama gelecek hiçbir görüntü içerisinde olmayacağımı söyledim. Bunu

tekrar ediyorum. Çünkü amacımız tek. Artık bu iktidarın değişmesi.

"BİZLER NEFSİ HİÇBİR PROJENİN İÇERİSİNDE YER ALMA

LÜKSÜNE SAHİP DEĞİLİZ"

İşine gelince, 'Ben şunu doğru buldum, herkes benim gibi düşünecek, benim

gibi düşünmeyen vatan haini... Üç sene sonra da vazgeçip, 'Hayır şimdi de

böyle düşünüyorum, benim gibi düşüneceksiniz, benim gibi düşünmeyen vatan

haini...' Peki, siz iki yıl önce böyle söylüyordunuz. 'O, o zamandı, şimdi böyle.

' gibi açıkladıkları bütün politikalara muhalefeti dahil etmeye çalışıp, başarısız

olduktan sonra yine muhalefeti suçlayan bir iktidar var. Artık belediyelerdeki bu

başarıyı gördükten sonra sürekli belediyeler üzerinden operasyon yapıp, yargı

sopasını kullanmak suretiyle toplumda büyük bir korku yaratıyor. Bu nedenle

değişmesi gereken iktidar varken bizler nefsi hiçbir projenin içerisinde yer alma

lüksüne sahip değiliz."

BAŞARI VE MEMNUNİYET ORANLARI ÖLÇÜLDÜ

İlçe belediye başkanlarının başarı ve memnuniyet oranlarını da ölçtürdüğünü

belirten Yavaş, şöyle konuştu: "Elmadağ'da memnuniyet yüzde 75. 'CHP'ye oy

veririm' diyenler yüzde 46, 'AK Parti' diyen 29. Kalecik'te memnuniyet yüzde 87,

'CHP'ye oy veririm' diyen yüzde 33, 'AK Parti' diyen yüzde 43. Biraz daha çalışmamız

gerekiyor. Şereflikoçhisar'da memnuniyet yüzde 87. 'CHP'ye oy veririm' diyen yüzde

44, 'AK Parti' diyen yüzde 26. Beypazarı'nda memnuniyet yüzde 84. Parti olarak ilk

kez CHP yüzde 36, AK Parti yüzde 34. Güdül'de yüzde 77 başarı oranı var. CHP

yüzde 35, AK Parti yüzde 38. Hemen hemen orada da yakın zamanda birinci parti

olacağımızın müjdesini verebilirim. Nallıhan'da başarı oranı yüzde 91. 'CHP'ye oy

veririm' diyenler yüzde 44, 'AK Parti' yüzde 31. Ayaş'ta memnuniyet yüzde 70,

'CHP'ye oy veririm diyenler' yüzde 35, AK Parti yüzde 38. Biraz daha gayret,

inşallah orada da birinci olacağız. Buralardaki oy oranı yüzde 10, 15-20 seviyesini

geçmemişti.

CUMHURBAŞKANLIĞI ANKETİ DE YAPTIRDI

Büyükşehir'de memnuniyet yüzde 63 oranında devam ediyor. İlk defa parti olarak

CHP Ankara'da 40,8 ulaştı. AK Parti yüzde 28. Olası bir Cumhurbaşkanlığı

seçiminde de yüzde 48 ile CHP birinci, AK Parti'nin adayı yüzde 37 ile ikinci oluyor.

Bu çalışmaları biraz daha artırıp, esnafın, köylünün, çiftçinin, dar gelirlinin yanında

olup iktidar değişirse ne olacağının en büyük delili belediyelerin değişmesidir.

Eskiden ne kadar yapılmayan iş varsa onların hepsi yapılıyor."

"31 MART BAŞARISINI İKTİDARLA TAÇLANDIRMALIYIZ"

Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, siyasetin yalnızca eleştiriyle yapılamayacağını,

çözüm önerilerinin net şekilde sunulması gerektiğini vurguluyarak, şunları kaydetti:

"Partilerin programları önemli ama biz okuyan bir toplum değiliz. Siyaset sadece

eleştiriyle yapılmaz. Siz iktidardakini eleştiriyorsanız karşısına onu nasıl düzelteceğinizi,

o konuyu ondan daha nasıl iyi yapacağınızı söylemeniz gerekiyor. Bizim programlarımızda

Türkiye'nin geleceğiyle ilgili herşey var ama bunu tekelden partideki herkes aynı dili

konuşursa aynı konuda, aynı düşünceleri söylerse her gittiği yerde o zaman vatandaşın

kafasında o konu kalıyor. Ülkede pahalılık var mı, var. Enflasyon var mı, var. Üretim

darlığı var mı, var. Yapılan katma değer hakça bölüşülüyor mu, bölüşülmüyor. Bu milli

hasılayı nasıl büyüteceğimizi, nasıl dağıtacağımız sade bir dille halka anlatılsın. Biz

iktidara geldiğimizde hukuk düzenini nasıl düzelteceksek, ekonomiyi nasıl büyüteceksek,

milli hasılayı nasıl güçlendireceksek bunları halka doğru anlatmalıyız. Türk halkı, 31

Mart'ta bize bir prim verdi. O primi iktidarla taçlandırmalıyız" diye konuştu.