|
|||
BİR ÖYKÜ | |||
Bir vakitler sıradan bir ülkenin sıradan halkının başına ölen sıradan padişahın yerine çok kindar ve nefret dolu oğlu padişah olmuş. Babasını sevmezmiş atalarını ailesini sevmezmiş bu padişah. Kendinden başkasını sevmezmiş, Gözünü zengin olma hırsı bürümüş, işkence olsun diye insanlara türlü işkenceler yapar, zavallı halkı çıldırtırmış. Eline düşenin vay haline! Gel zaman git zaman, dünya artık o kadar da sıradan bir yer olmamaya, insanlar sıradanlıktan uzaklaşmaya, başka insanları keşfetmeye başlamış. Bu padişah başta razı gelmemiş bu işe. Kendi hükümdar olduğu yerde yalnız kendi sözünün geçmesine alıştığından karşısında muhalif sesler istemiyormuş. Fakat ülkede yaptığı zulüm karşısında halkın canına tak ettiğinden halkın yavaştan kaynamaya başlayan kazan olduğunu da kabul etmek zorundaymış. Önce ülkesinden yanına çekebildiği ileri gelenleri toplamış, her birine hayallerini süsleyen zenginlikten biraz vermiş. Sonra dışarıdan gelenlerle gizli anlaşmalar yapmış, hükümdar olduğu topraklara yabancıların girip çıkmasına izin vermiş ve bunun karşılığında gelenlerin kendi saraylarını genişletmesine ve korumasına katkıda bulunmalarını istemiş.
zalimden kurtaracak diye beklerken biraz da gelenler binmiş halkın tepesine. Halkın ileri gelenleri halkın çektiği işkenceye çare olmak İçin hükümdarla konuştukça halk bakmış ki ileri gelenler daha da zengin olurken kendisi fakirleşiyor. Elde avuçta kalmamış bir gün. Hükümdar öyle acımasız hale gelmiş ki sonunda gözü dönmüş, yüzüne bakan aslında ruhunu görür hale gelmiş. Bir zamanlar hükümdarı çok sevenler bile ağzını açacak güç bulamaz olmuşlar. Fakat hükümdar halkın sefaletine isyanına kulak tıkıyormuş. Sarayı güçlü, korunaklı, tüm topraklar kendisinmiş. Sonra ne mi olmuş? Zorbaların en korktuğu şey olan demokrasi gelmiş bu ülkeye. Gelip demokrasi anlatılmış, padişahlık sisteminin yerine cumhuriyet gelmeli, yasalar olmalı, çoğunluğun dediği olmalı demişler. İyi ki de demişler de halk yıkılmaz sandığı sarayın küçük bir sandıkla ve oy pusulalarıyla yıkılacağını anlamış. Bunu anlamaları öyle bir güç vermiş ki hepsine, padişah bu içi demokrasi ateşiyle yanan, özgürlüğün ne demek olduğunu öğrenmiş halk karşısında sesi çıkmayacağını anlamış. |
|||
Etiketler: BİR, ÖYKÜ, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.